Kategori arşivi: Heykeltraş. Haluk Şafak

Heykeltraş… HALUK RIZA ŞAFAK

 

HALUK RIZA ŞAFAK 

 

1960 Sivas doğumlu.
Kayseri Endüstri Meslek Lisesi Elektronik bölümü mezunu.
6-7 yaşlarında taş ve ahşap ustası olan dedesi Emin Yıldız’ın atölyesinde taş ve ahşapla olan tanışıklığı tutkuyla sanata dönüştü.
1997 yılında İzmit Büyük Şehir Belediyesi Plastik Sanatlar Merkezi Heykel bölümünde;Marmara Üniversitesi Heykel bölümü öğretim görevlisi sn. Füsun Salor hanımdan 3 yıl süre ile heykel dersleri aldı.


2001-2005 yılları arasında Kayseri’de kendi atölyesinde çalışmalarını sürdürdü.
2003 TRT gecenin içinden programına konuk sanatçı olarak davet edildi.
2008 yılında Güzel bahçe Halk Eğitim Merkezinde usta öğretici seminerlerine katılıp belge aldı.
Sanatçı halen İzmir’in Selçuk ilçesinde kendi atölyesinde heykel çalışmalarına ve orjinal el yapımı keman imalatına devam etmektedir.

Sanatçı UPSD (Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği ) üyesidir.

KOLLEKSİYON:

Uğur Mumcu Vakıf müzesinde sanatçının eseri yer almaktadır.
Balıkesir ili Havran ilçesi Hükümet konağı bahçesinde 3mt. yüksekliğinde atıl zeytin ağacında soyut çalışması daimi sergilenmektedir.
İzmit Büyük Şehir Belediyesi koleksiyon ‘unda sanatçının eseri yer almaktadır.
2011-Norveç-Oslo Türk Büyük elçilimiz sn. Hayati Güven.

TEBDER/Aydın

YARIŞMA VE JÜRİLİ SERGİLER:

2009 Turgut Pura Vakfı Resim Heykel yarışmasında eseri sergilenmeye layık görüldü.

KİŞİSEL SERGİLER:

2009-Devlet Resim ve Heykel Müzesi kişisel sergi /İZMİR

2003-Çepni Kasabası kişisel sergi/SİVAS

2003-İzmit Büyük Şehir Belediyesi Sanat Galerisi kişisel sergi / KOCAELİ

2003-Devlet Resim ve Heykel Müzesi kişisel sergi/ BALIKESİR

2002-Ürgüp Göreme Belediyesi Sanat Galerisi kişisel sergi /NEVŞEHİR

2002-Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür sitesi Sanat galerisi Kişisel sergi /KAYSERİ

KARMA SERGİLER:

2012-44.Selçuk Efes Festivali Selçuk/İzmir

2011-Ekim Geçidi 10 İstanbul Modern Sanatlar Müzesi Derneğinin düzenlediği Cumhuriyetin 88.yılında karma resim ve heykel sergisi Turgut Özakman sergi salonu /Eskişehir

2011- 43. Selçuk Efes Festivali /Selçuk-İzmir

2011 3.Uluslararası Tepecik Kültür ve sanat festivali /AYDIN

2011 Norveç-Oslo Türk Büyükelçiliğinin davetiyle Karma resim ve heykel sergisi /Norveç-Oslo

2011 ÇYD Dünya emekçi kadınlar günü karma sergi /AYDIN

2010-1. Uluslararası Sanatsal Orman Kampı/MUĞLA-MARMARİS

1999-Plastik Sanatlar Eğitim Merkezi Heykel atölyesi karma sergisi /KOCAELİ

İLETİŞİM:

E-posta : hrsafak@gmail.com         Gsm:       0505 321 51 29

 

 

 

 

Heykeltraş… AHMET ULUDAĞ

 AHMET ULUDAĞ

Kasabamıızdan insan manzaraları deyince, gerçekten süprizlerle karşılaşıyoruz. Her yönüyle; özellikle o kadar çok sanat sevdalı insanlarımız var ki…

Bunların hepsi bizim zenginliğimiz. Bir kasabadan kaçtane yazar, ressam, heykeltraş, müzisyen, el sanatları ustaları çıkar diye sorsak; Çepnimizin nekadar ayrıcaklı olduğunu o zaman görürüz. Bu ayrıcalık bizler için kibirsiz bir onurdur.

Yalnız burada şu soruyuda sormadan edemiyeceğiz. Acaba bu farklılıkların bilincinde miyiz? İçimizdeki bu değerlerden yeteri kadar faydalanabiliyor muyuz?

Genel olarak yanlış bir kanı var toplumda. ”Aydınlar topluma muhtaçtır” diye. Oysaki gerçek bunun tersidir. Toplumlar aydınlara muhtaçtır. Aydın; hangi dalda olursa olsun yalnız başına üretimini yapar, ileri gelişimini sağlar, ilerletir. Fakat toplumlar değil. Toplumların bu süreci yaşamalarının şartı onlara rehberlik yapacak, ışık tutacak aydınlarına sahip olmalarıdır. Yani aydın toplumsuz yaşar ama toplum aydısız yaşayamaz…

Aydın insan deyince yaygın kanaat, bunlar, konuşan, yazan kişilerdir. Heykeltraşı, ressamı, müzisyeni bu sınıfa katmazlar. Bundan dolayı bizim toplum genelde konuşanların ağzına bakmış ve onları doğru sanmıştır. Oysaki esas aydın düşüncesi ile yaşamını, pratiğini; başka ifade ile düşünce ile beceriyi birleştirip bunu görülen, hissedilebilen maddi bir şekle dönüştürebilmektir, Neden böyle bir giriş yaptık?

Bu bölümde sizlere tanıtacağımız bir Çepnili sanatçının konumu gereği diyelim… Bu sanatçımız heykeltraş… Daha önce Haluk Şafak arkadaşımızı tanıtmıştık; kuru, çürümüş, bir kenara atılmış ağaca can veren heykeltraş… Şimdi ise taşa evet taşa can veren bir Çepnili heykeltraşımızı tanıtacağız; Ahmet Uludağ. Bizim bu sanatçılarımıza ihtiyacımız var; onları onurlandırmak ve desteklemekle toplumumuzun bilgi ve sosyal değerlerini yükseltmiş oluruz

1950 yılında Çepni’de doğdu… İlkokulu Çepni’de okuduktan sonra Mersin’e gitti ve ortaokulu dışardan imtihanlara girerek bitirdi. Bir süre Mersin’de Çocuk Bakım Yurdunda çalıştı. Bir yıl Libya’da işçi olarak çalıştıktan sonra tekrar Çepni’ye döndü. Çepni’de Yem Fabrikasında işe başladı ve emekliye kadar orada çalıştı.

Bugün okul yaşlarında başladığı resim yapma, güzel yazı yazma uğraşısına, kayalığın sessiz taşlarına can vermeyide eklemiş; sanat dolu bir yaşam sürdürmekte.